Translation of "Coran" in Turkish

0.398 sec.

Examples of using "Coran" in a sentence and their turkish translations:

- Lisez le Coran.
- Lis le Coran.

- Kuran okuyun.
- Kuran'ı okuyun.
- Kuran'ı oku.

Vous devez lire le Coran.

Kuran'ı okuman gerek.

Selon le Coran, selon Karun Torah, Korah

Kuran'a göre Karun Tevrat'a göre Korah

Ceci est l'événement décrit dans le Coran

Bu Kuran'da anlatılan olay

L'écriture sainte des Musulmans est le Coran.

Müslümanların kutsal kitabı Kur'an-ı Kerim'dir.

Le Coran est un livre très intéressant.

Kuran çok ilgi çekici bir kitap.

Notre religion n'est pas la source du Coran

dinimizi ise kaynak olan Kuran'dan değil

Le Coran est le livre sacré des musulmans.

Müslümanların kutsal kitabı Kur'an-ı Kerim'dir.

Sami ne savait rien au sujet du Coran.

Sami Kuran hakkında hiçbir şey bilmiyordu.

Sami constata que tout dans le Coran était logique.

Sami Kuran'da yazan her şeyin mantıklı olduğunu fark etti.

Il n'y a pas de contradictions dans le Coran.

Kuran'da çelişki yoktur.

Est-il juste de dire que le Coran est la Bible des Musulmans ?

Müslümanların kutsal kitabı Kur'an'ın dedikleri doğru mu?

Aucune malédiction de ce genre ne se trouve dans le Coran et la Torah.

Kuran'da ve Tevrat'ta böyle bir lanete rastlanmıyor

Comme le Coran sacré nous l'enseigne, « Soyez conscient de Dieu et dites toujours la vérité. »

Kutsal Kuran bize, Allah'a inançlı olmayı ve her zaman doğru konuşmayı emreder.