Examples of using "Demandai" in a sentence and their turkish translations:
Yemeğin ardından hesabı istedim.
Ona adının ne olduğunu sordum.
Benimle evlenmesini istedim ve o kabul etti.
Polise yol tarifi sordum.
Ona partiye gidip gidemeyeceğini sordum.
Öyle bir şeyi yapabilip yapamayacağımı merak ettim.
Yemeğin ardından hesabı istedim.
Sonunda çekingenliğimi aştım ve ona çıkma teklif ettim.
Neyin yanlış olduğunu sordum.
Onun derhal terk etmesini istedim.
Yabancıya nereli olduğunu sordum.
Ona adımı bilip bilmediğini sordum.
Noel babanın gerçekten olup olmadığını anneme sorduğumda dokuz yaşındaydım.
Ondan bir randevu istedim.
Onlara arabamı tamir etmelerini rica ettim.
Yabancıya adının ne olduğunu sordum.
Onun benimle sinemaya gitmesini istedim.
Tom'a bilgisayarını kullanabilip kullanamayacağımı sordum.
Anneme kahvaltının hazır olup olmadığını sordum.
Bundan sonra ne yapacağımı öğretmenime sordum.
Öğretmenime daha sonra ne yapacağımı sordum.