Translation of "Habitait" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Habitait" in a sentence and their turkish translations:

Il habitait ici autrefois.

O burada yaşardı.

Tom habitait à Boston.

Tom Boston'da yaşardı.

Tom savait où Marie habitait.

Tom Mary'nin nerede yaşadığını biliyordu.

Elle habitait près de lui.

O onun yakınında yaşardı.

J'ai demandé où elle habitait.

Onun nerede yaşadığını sordum.

- Comment as-tu découvert où Tom habitait ?
- Comment avez-vous découvert où Tom habitait ?

Tom'un nerede yaşadığını nasıl öğrendin?

C'est la maison qu'elle habitait antérieurement.

Eskiden yaşadığı ev burası.

La petite fille habitait au Brésil.

Küçük kız Brezilya'da yaşadı.

Tom habitait pendant la guerre à Lyon.

Tom, Lyon'daki savaş sırasında yaşıyordu.

Il est allé la voir lorsqu'elle habitait à Londres.

O, Londra'da kalırken, o onu görmek için gitti.

Elle habitait la banlieue de Tokyo quand elle était jeune.

O gençken Tokyo'nun banliyölerinde yaşıyordu.

Tango habitait avec un petit garçon dans un petit village.

Tango küçük bir köyde küçük bir çocukla yaşıyordu.

- Tom vivait à l'étage.
- Tom habitait à l'étage.
- Tom vivait en haut.

Tom üst katta yaşadı.

- Il habitait là tout seul.
- Il vécut là tout seul.
- Il a vécu là tout seul.

O, orada yalnız yaşadı.

Lorsque Tom était gosse, il est devenu obsédé par la jeune fille qui habitait en face de chez lui.

- Tom çocukken, onun karşısındaki caddede yaşayan kıza saplantılı oldu.
- Tom çocukken, sokağın karşı tarafında yaşayan kıza kafayı takmıştı.