Examples of using "Jack" in a sentence and their turkish translations:
- Jack İngilizce konuşur.
- Jack, İngilizce bilmektedir.
Bir şey değil, Jack!
Benim adım Jack.
Jack Fransızca konuşabilir.
Jack'i ikna etmek zordur.
Jill Jack'le nişanlıdır.
Jack, babasına benzer.
Jack'e güvenebilirsiniz.
Jack erken kalkar.
- Jack hızlı araba sürmez.
- Jack hızlı sürmez.
O dün Jack'e rastladı.
Tom Jack kadar uzundur.
Bill, Jack kadar uzun boylu.
Jack'a elma veriyorum.
Jack hasta görünüyor.
Mary Jack kadar hızlı yüzer.
Çok vahşi olma Jack.
O, adı Jack olan arkadaşımdır.
Tom kendini Karındeşen Jack'in oğlu olarak ilan etti.
Jack, derinden pişman olmuş gibi görünüyor.
Jack kamemberti hiç sevmez.
Benim adım Jack.
O, Jack'in hatası değil.
Jack mektuplarıma cevap vermeyecektir.
Jack yıllarca Japonya'da yaşadı.
Jack geçen ay altı sınavı vardı.
Jake bu pencereyi dün kırdı.
- Dün pencereyi kıran Jack'tı.
- Dün camı kıran Jack'ti.
Jack'in arabası son model.
Jack elli mil yürümekten dolayı yorgundu.
Jack kötü düşüncelerle dolu kötü bir oğlan.
Tom Jack'ten on pound daha ağırdır.
Jack kompozisyonunda bir sürü hata yaptı.
Jack yanlışlıkla benim şemsiyemi almış olabilir.
- Jack, yeni bir bisiklet satın almayı göze alamaz.
- Jack'in yeni bir bisiklet satın almak için parası yok.
Jack pullar toplar.
Jack bu sefer kesin başaracak.
Bizim sınıfta başka hiçbir çocuk Jack'ten daha çalışkan değil.
Hep çalışıp hiç eğlenmemek Jack'i mal bir çocuğa çeviriyor.
Onlar Jack'in saç kesimi ile alay ettiler.
Jack ve Peggy Rev John Smith tarafından evlendirildiler.
Jack burada değil. O zamanki otobüsünü kaçırmış olabilir.
Jack her zaman diğerlerinin hatalarını bulur. Herkesin ondan kaçınmasının nedeni budur.
Jack'in müzikte iyi olmadığı doğru değil, aksine, o piyanoyu iyi çalar.
Bu, Jack'in yaptığı evde yaşayan fareyi sinsice izleyen kediyi kovalayan köpektir.
Jack annesinin değerli bir vazosunu kırdı, ama bilerek yapmadı, bu yüzden o kızmadı.
Hız aracı Jack Robinson diyemeden önce kaydı ve bir kamyonun arkasına direkt çarptı.