Examples of using "Laisseront" in a sentence and their turkish translations:
Bunun geçmesine izin vermeyecekler.
- Onlar Tomû kaçırmayacaklar.
- Onlar Tom'un kaçmasına izin vermeyecekler.
Onlar Tom'u içeri sokmayacaklar.
Onlar Tom'u bırakmayacak.
Ebeveyninin senin gitmene izin vereceğinden emin misin?
Onları yalnız bırakırsanız onlar sizi yalnız bırakacaklardır.
Ailemin tek başıma gitmeme izin vermeyeceğinden eminim.