Examples of using "Pinces" in a sentence and their turkish translations:
Büyük pençeleri varsa, silahları odur.
Ateş maşasıyla işaret parmağımı yaktım.
Bunun gibi küçük pençeleri ve kuyruğunda büyük bir zehir kesesi varsa
bu zehir kesesinin çok etkili olduğu kesindir. Büyük pençelere ihtiyacı yok.
Penseyi alet kutusuna koy.
Küçük kıskaçlarıyla mercan döküntülerini ve yosunları üzerlerine getiriyorlar, kamufle oluyorlar,
Sen bu çocuğa aşıksın.