Examples of using "Prenne" in a sentence and their turkish translations:
Tom onun yerine geçmemi istiyor.
O, bindiğim otobüsü tercih ediyor.
Başka bir karar vermek için onu bekliyoruz.
Bir duş almak zorundayım.
Seni ne zaman almamı istiyorsun?
Her ne kadar bu anın bitmesini istesem de
Hiç kimsenin not tutmasını istemiyorum!
Bu meselenin derhal halledilmesini istiyorum.
- O çok uzun sürebilir.
- Çok uzun zaman alabilir.
Bu arada Kuzey Amerika, Güney Amerika
Bu kadar uzun sürdüğüne inanamıyorum.
Sanırım biraz egzersiz yapmamın zamanıdır.
Tom vitamin almanın gerekli olmadığına karar verdi.
Bir gün izin almamın bir sakıncası var mı?
- Hiçbir akıllı kişi içkiliyken araba sürmez.
- Hiçbir akıllı kişi içki içip sonra araba sürmez.
Engelli insanlar acınmaya katlanamaz.
Bu işin zamanımın çoğunu alacağından korkuyorum.
Sanırım bir duş yapabilirim.
Her birinizin bir parça kağıt çıkarmasını ve ne olduğunu yazmasını istiyorum.
Ona nasıl davranmamı istersin?
Ateşini ölçmeliyim.
Beni tutacak ve bana her şeyin iyi olacağını söyleyecek birine ihtiyacım var.