Translation of "S'adapter" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "S'adapter" in a sentence and their turkish translations:

Oui pour s'adapter

uyum sağlamaksa evet

Et on doit encore s'adapter.

ve biz hâlâ uyum aşamasındayız.

Comment peuvent-ils encore s'adapter?

hala bunlar nasıl barınabiliyor?

Pour s'adapter à l'air du temps.

yeniden inşa edilebilir oluşu.

L'entreprise n'a pas réussi à s'adapter

Ama şirket adapte olamadı

Tom a du mal à s'adapter.

Tom'un uygun olma sorunu var.

L'homme a d'importantes dispositions pour s'adapter aux changements environnementaux.

İnsan çevresel değişikliklere uyum sağlamak için büyük bir kapasiteye sahiptir.

Il n'a pas pu s'adapter à de nouvelles circonstances.

Yeni koşullara uyum sağlayamadı.

Nos yeux prennent du temps pour s'adapter au noir.

Gözlerimizin karanlığa alışması zaman alır.

C'est le reste du monde qui devait changer et s'adapter.

sadece dünyanın geri kalanının değişmesi ve uyum sağlaması gerek.

Les infrastructures qui n'avaient pas su s'adapter à la croissance démographique,

altyapı nüfus artışına ayak uyduramadığı için

Il est difficile de s'adapter à des changements soudains de température.

Kendini sıcaklığın ani değişimlerine göre ayarlamak zordur.

L'une de leurs nombreuses difficultés à s'adapter à un monde plus lumineux.

Daha aydınlık bir dünyaya adapte olmakta zorlandıkları pek çok noktadan biri bu.

Il a appris à s'adapter à la vie un peu de lui

ondan biraz hayata uyum sağlamayı öğrendi

Il est d'ordinaire difficile de s'adapter à la vie dans une culture étrangère.

Yabancı bir kültürde yaşamaya uymak genellikle zordur.

Ça fait nous prendre du recul et on réalise à quel point ils peuvent s'adapter.

Bu hayvanların şartlara uyum sağlayabilir olduğunu görmenizi sağlıyor bu.