Translation of "Troupe" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Troupe" in a sentence and their turkish translations:

Peut l'emporter sur une troupe.

...aslan sürüsünü bastırabilir.

Mais cette troupe est en difficulté.

Fakat bu sürü pek başarılı değil.

Ensemble, ils forment une troupe intimidante.

Beraber, göz korkutucu bir kalabalık oluşturuyorlar.

La troupe sème le chaos en ville,

Çete, şehrin altını üstüne getiriyor.

Il a décidé de quitter la troupe.

O, şirketten ayrılmaya karar verdi.

Cette actrice est l'étoile rayonnante de la troupe.

O aktris şirketteki parlayan yıldızdır.

La survie de cette jeune troupe dépend de sa meneuse.

Bu genç sürünün hayatta kalması baş dişi aslana bağlı.

Le chaos généré par la troupe novice tourne à son avantage.

Kendi acemi sürüsünün yarattığı kargaşa dişi için avantaja dönüşüyor.

Une lionne et sa troupe de 13 individus partent à la chasse.

Bir dişi aslan, 13 aslandan oluşan sürüsüyle ava çıkmış.

Au crépuscule, la troupe grimpe dans les arbres pour éviter les prédateurs.

Küme, gün batımında ağaçlara tırmanarak zemindeki avcılardan kaçınıyor.

L'imagerie thermique révèle une stratégie remarquable. La lionne se sépare de sa troupe désordonnée.

Termal görüntüleme, şahane bir stratejiyi gözler önüne seriyor. Dişi aslan, intizamsız sürüden ayrılıyor.