Translation of "üblich" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "üblich" in a sentence and their turkish translations:

Es ist ganz üblich geworden.

O, oldukça yaygın olmuştur.

Wir sind schneller gegangen als üblich.

Her zamankinden daha hızlı yürüdük.

Wie üblich stand ich früh auf.

Ben her zamanki gibi erken kalktım.

Wie üblich kam sie zu spät.

O her zamanki gibi geç geldi.

Er stand wie üblich um fünf auf.

O, her zamanki gibi saat beşte kalktı.

Bill kam wie üblich zu spät zur Schule.

Bill her zamanki gibi okula geç kalmıştı.

Tom kam wie üblich zu spät zur Schule.

Tom her zamanki gibi okula geç kalmıştı.

Über viele, viele Jahre war das so üblich.

Uzun yıllardır gelenek bu şekilde.

Auch diesmal hast du — so wie üblich — nichts verstanden.

Bu sefer de, her seferde olduğu gibi, anlamadın.

Er stand wie üblich früh morgens auf und ging laufen.

Her zamanki gibi sabah erkenden kalkıp koştu.

Es ist eine Situation, die bei anderen Tieren nicht üblich ist.

bu diğer hayvanlarda çokta rastlanılmayan bir durum aslında

In vielen Ländern ist es üblich, dass alle Fernsehprogramme Untertitel haben.

Birçok ülkede tüm televizyon programlarının altyazılarının olması normaldir.

Es ist üblich, dass sich Kellner und Kellnerinnen nur mit ihrem Vornamen vorstellen.

Bay ve bayan garsonların ilk isimlerini kullanarak kendilerini tanıtması gelenekseldir.

Sie gibt es ihrem Ehemann, aber in der Tat sind die Waren völlig üblich

kadın kocasına veriyor fakat aslında mallar tamamen ortak

In den Vereinigten Staaten ist es üblich, Schecks zu schreiben, statt bar zu bezahlen.

ABD'de, insanların nakit ödeme yerine bir çek yazmaları yaygındır.

- Tom ist etwas lockerer gekleidet als üblich.
- Tom ist etwas legerer angezogen als normalerweise.

Tom her zamankinden biraz daha sıradan giyinmiş.

Als nächstes musste Napoleon Regensburg schnell einnehmen, und so wandte er sich wie üblich an Lannes.

Daha sonra Napolyon'un Regensburg'un bir an önce alınması gerekiyordu ve her zamanki gibi Lannes'a döndü.