Examples of using "Abreisen" in a sentence and their turkish translations:
Yakında ayrılıyor olacağız.
Yarın gidecek misin?
Pazar günü gidiyorum.
O acilen Tokyo'ya gitmek zorunda kaldı.
Yarın ayrılabilirler.
Oğlum gelecek hafta Fransa'ya hareket edecek.
Boston'a gitmek zorundasın.
Buradan ne zaman ayrılıyorsun?
Yarın Noboribetsu'ya gidiyor musun?
Boston'dan ayrılmak zorundasın.
Boston'dan bugün gidemezsin.
Mümkün olduğu kadar çabuk ayrılmayı planlıyoruz.
Hava iyi olursa yarın ayrılacağım.
Bir saat içerisinde gideceğiz.