Examples of using "Beabsichtigt" in a sentence and their turkish translations:
Onun hatası kasıtlıydı.
Tom onu değiştirmek istiyor.
Tom yarın gitmeyi planlıyor, değil mi?
- İşine başlamayı planlıyor.
- İşini kurmayı planlıyor.
O bir güzellik yarışmasına katılmak niyetinde.
Böyle olmaması gerekiyordu.
Tom niyet ettiğinin daha fazlasını söyledi.
Tom istediğinden çok daha uzun uyudu.
Bunu mu demek istedin?
Tom Boston'da üç gün kalmaya niyetli.
- Mary en fazla iki çocuk doğurmayı amaçlamaktadır.
- Mary en fazla iki çocuk doğurmayı istemektedir.
Bence Tom'un onu kime vermeyi planladığını bulmalıyız.
Onun ne yapmaya niyetli olduğunu biliyorum.
Nasıl oldu bilmiyorum, ama olacağı varmış belli ki.
Onun tam olarak niyet ettiği oydu.
Tom Mary'nin ne yapacağını kesin olarak bilmiyor.
Brian kullandığı parayı kesinlikle sınırlamak niyetinde.
- "Kendi kendine birini öldürmeyi hiç düşündün mü?" "Hayır, ben onların kendi hayatlarını sonlandırmak isteyen biri değilim."
- "Sen hiç kendini öldürmeyi düşündün mü?" "Hayır ben kendi hayatına son verecek bir kişi değilim."
Tom onu öldürmek istemediğini söylüyor.
Bir araba satın almayı planlıyor musun?