Translation of "Flehte" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Flehte" in a sentence and their turkish translations:

Tom flehte um Gnade.

Tom merhamet için yalvardı.

Sie flehte mich an mitzukommen.

O, onunla gitmem için yalvardı.

Maria flehte mich an mitzukommen.

Mary onunla gitmem için yalvardı.

Er flehte sie an zurückzukommen.

O onun geri gelmesi için yalvardı.

Tom flehte mich an zu kommen.

Tom, gelmek için bana yalvardı.

Tom flehte Maria an zu bleiben.

Tom Mary'den kalmasını rica etti.

Tom flehte uns an, zu bleiben.

Tom kalmamız için yalvardı.

Sie flehte ihn an, zu bleiben.

Ona kalması için yalvardı.

Er flehte mich an, ihn zu begleiten.

Onunla gitmem için yalvardı.

Ich flehte ihn an, seinen Drogenkonsum einzustellen.

Onun uyuşturucu kullanmayı bırakmasını rica ettim.

Tom flehte Maria an, nichts zu sagen.

Tom bir şey söylememesi için Mary'ye yalvardı.

Tom flehte Maria an, ihm zu verzeihen.

Tom Mary'ye onu affetmesi için yalvardı.

Sie flehte ihn an, nicht zu gehen.

O, ona gitmemesi için yalvardı.

Tom flehte mich an, mit ihm zu kommen.

Tom onunla gitmem için bana yalvardı.

Ich flehte sie an, Tom nichts zu sagen.

Tom'a bir şey söylememesi için ona yalvardım.

Tom flehte Mary um eine andere Chance an.

Tom Mary'den bir şans daha istedi.

Er flehte sie an, seinen Eltern nichts zu sagen.

O onun ebeveynlerine bir şey söylememesi için ona yalvardı.

Tom flehte Maria an, ihm noch eine Chance zu geben.

Tom Mary'ye ona bir şans daha vermesi için yalvardı.