Translation of "Flugzeuge" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Flugzeuge" in a sentence and their turkish translations:

- Wir haben drei Flugzeuge.
- Wir besitzen drei Flugzeuge.

Bizim üç uçağımız var.

Flugzeuge sind teuer.

Uçaklar pahalıdır.

Flugzeuge landen auf Flughäfen.

Uçaklar havaalanlarında iner.

Wir haben drei Flugzeuge.

Bizim üç uçağımız var.

Wir hatten drei Flugzeuge.

Üç uçağımız vardı.

Die Flugzeuge kamen nacheinander an.

Uçaklar birbiri ardına geldi.

Viele amerikanische Flugzeuge wurden abgeschossen.

Birçok Amerikan uçakları vuruldu.

Flugzeuge sind immer parallel zum Boden

uçaklar yere daima parelel gidiyor

Ich habe an die Flugzeuge gedacht.

Uçaklar hakkında düşünüyordum.

Wir können Lkw, Flugzeuge und Ochsenkarren wiegen.

Kamyonları, uçakları, kağnı arabalarını tartabiliriz.

Der Nebel hinderte die Flugzeuge am Starten.

- Sis uçakların kalkışını engelledi.
- Sis uçakların havalanmasına mâni oldu.

Gäbe es keine Luft, könnten Flugzeuge nicht fliegen.

Hava olmasa uçaklar uçamaz.

Ich sah fünf Flugzeuge abheben, als wären es Vögel.

Beş uçağın sanki kuşmuş gibi havalandığını gördüm.

Wenn es keine Dinge wie Autos, Flugzeuge und Handel gäbe

eğer ki arabalar, uçaklar ve ticaret gibi şeyler olmasaydı

Wenn Flugzeuge gefährlich sind, dann sind es Autos umso mehr.

Uçaklar tehlikeliyse, otomobiller daha da tehlikeli.

- Ich sehe gerne zu, wie Flugzeuge abfliegen.
- Ich sehe Flugzeugen gerne beim Abheben zu.

Uçakların kalkışını izlemeyi severim.

Der Grund, den beide Brüder dafür angaben, Junggesellen geblieben zu sein, war, dass sie nicht sowohl Flugzeuge als auch eine Frau unterhalten könnten.

Her iki erkek kardeşin bekar kalmak için ileri sürdüğü neden onların hem uçaklara hem de bir eşe bakamayacaklarıydı.