Translation of "Laub" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Laub" in a sentence and their turkish translations:

Das meiste Laub ist gefallen.

Yaprakların çoğu döküldü.

Das Laub des Baumes wurde gelb.

Ağacın yaprakları sarardı.

Der Garten war mit abgefallenem Laub bedeckt.

Bahçe düşmüş yapraklarla kaplıydı.

Eine Schicht Laub liegt auf dem Bürgersteig.

Kaldırımın üzerinde bir yaprak tabakası yatıyor.

Das Laub der Bäume verfärbt sich im Herbst.

Ağaçlardaki yapraklar sonbaharda renk değiştirir.

Es wurde Herbst und das Laub begann zu fallen.

Sonbahar geldi ve yapraklar düşmeye başladılar.

Es gehört zu Toms Aufgaben, das Laub zu rechen.

Tom'un görevleri yaprakları tırmıkla toplamayı içermektedir.

- Ich hörte die Blätter rascheln.
- Ich hörte das Laub rauschen.

Yaprakların hışırdadığını duydum.

Im Spätsommer und Herbst kann man das Laub sich verfärben sehen.

Yaz sonunda ve sonbaharda biri yaprakların rengini değiştirdiğini görebilir.

- Im Herbst werden die Blätter gelb.
- Im Herbst wird das Laub gelb.

Sonbaharda yapraklar sararır.

- Viele Bäume verlieren im Winter ihr Laub.
- Viele Bäume verlieren im Winter ihre Blätter.

Birçok ağaçlar kış mevsiminde yapraklarını kaybederler.