Examples of using "Polizisten" in a sentence and their turkish translations:
Polise sor.
Bir polis çağırın.
Yedi polis öldürüldü.
Bir polise sor!
Bunu polislere anlat.
Yedi polis öldürüldü.
Polis memurunun ortağı vuruldu.
Bir polise küfür edemem.
Olay yerinde on polis vardı.
Polis tabancayı çekti.
Onun davranışı polisi kızdırdı.
Ben bir polisi arayacağım.
Tüm polisler cesur değildir.
Polis onu tutukladı mı?
Polis onu tutuklama karar verdi.
Polisler daha yüksek ücretler talep ettiler.
Polise rüşvet verdim.
Polis tarafından götürüldü.
Polis memurlarının görevdeyken içki içmelerine izin verilmemektedir.
Hiç bir polis memuruna küfür ettin mi?
Polise sor.
Onun gibi polislerden nefret ederim.
Polis yetkisini aştı.
bir de ortaya çıkan paramiliter polisler hakkında konuşmamız çılgınca.
"Bu insanlar, polis olabilir. Market tezgahtarı olabilir."
Polisler gaz maskesi ve kask giydi.
Polisler silahlarını indirdi.
Daniel polise teşekkür etti.
Polise yolu sor.
Ben polis tarafından rahatsız edildim.
Tom polisin sorularını yanıtladı.
Polisi görünce kaçtı.
daha çok polis gelsin panzer gelsin helikopter gelsin diye
Soyguncu on tane polis tarafından kuşatılmış durumdaydı.
Tom polis memurları tarafından çevrilmiş mahkeme salonuna yürüdü.
O, polisi gördüğü an kaçtı.
Polisi görünce kaçtı.
- Polisler bizi caddenin karşı tarafından izliyor.
- Polisler bizi sokağın karşı tarafından izliyor.
Polisi görür görmez kaçtı.
Polis protestocu gençlere karşı biber gazı kullandı.
Mahkum bir polisi öldürmüş olduğunu reddetti.
Polisi görünce hırsız kaçtı.
Hırsız polisi gördüğünde kaçtı.
O bir polis görür görmez kaçtı.
Suçlu görev dışı polis memuru tarafından tutuklandı.
Eğer yolu bilmiyorsan bir polise sor.
O, polise bağırdı ve bir bıçak sallayarak tehdit etti.
Tom polis memuruna kazanın nasıl olduğunu anlattı.
Tom, polis tarafından arandı.
Polis memuru hırsızı tutukladı.
Tom köşede duran üç polisin önünden yürüyerek geçti.
Bütün polis memurları kendilerini ayaklanmacılara karşı korumak için kalkanlarla donatıldı.
Şu genç çocukların polislerden daha hızlı koşabileceğine inanmak saçmadır.
Hırsız, polisi gördüğünde, cüzdanı bıraktı ve kaçtı.
Tom polise bazı resimler almak için orada olduğunu söylüyor.
O, polise önceki gün trafik kazalarında kaç kişi öldüğünü sordu.
Adam polise bir silah doğrulttu.
Yüzlerce polis ve gönüllü yoğun çalılık alanda üç yaşındaki kayıp çocuğu arıyor.