Translation of "Salzen" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Salzen" in a sentence and their turkish translations:

Muss ich mehr salzen?

Tuz eklemem gerekiyor mu?

Nach Geschmack salzen und pfeffern.

Tat vermek için tuz ve biber ilave et.

Meine Mutter vergaß, den Salat zu salzen.

Annem salataya tuz eklemeyi unuttu.

Wir müssen die Fische, die wir für den Winter aufbewahren wollen, salzen oder trocknen.

- Kışa saklamak istediğimiz balıkları tuzlamalı ya da kurutmalıyız.
- Kışa kadar muhafaza etmek istediğimiz balıkları tuzlamalı ya da kurutmalıyız.

- Meine Mutter vergaß, den Salat zu salzen.
- Meine Mutter hat vergessen, zum Salat Salz hinzuzufügen.

Annem salataya tuz eklemeyi unuttu.