Examples of using "órámba" in a sentence and their turkish translations:
Bunu yapmak birkaç saatimi aldı.
Bu sorunu çözmek birkaç saatimi aldı.
- Birkaç sayfa İngilizce çevirmek iki saatten fazla zamanımı aldı.
- Birkaç sayfa ingilizceyi çevirmek iki saatten daha fazla zamanımı aldı.