Examples of using "ügyet" in a sentence and their turkish translations:
Biz onu araştırıyoruz.
Meseleyi bana bırak.
Meseleyi daha sonra sana açıklayacağım.
Dava mahkemeye başvurmadan halledildi.
Tom konu hakkında Mary'ye danıştı.
İlgilenecek kişisel bir meselem var.
Onu aceleye getirmeyelim.
- Yerinde olsam onu önemsemem.
- Yerinde olsam onu görmezden gelirim.
Konuyu babamla tartışacağım.
Bu sorunla nasıl başa çıkmalıyız?