Examples of using "Corona" in a sentence and their turkish translations:
Taç görüyorum.
Bir taç görüyorum.
Burada bir taç var.
Tacımı kaybettim.
Bir taç görüyorum.
Son, işi taçlandırıyor.
- Haç yoksa taht da yok.
- Emeksiz yemek olmaz!
Kraliçe'nin tacı altından yapılmıştır.
Kral her zaman bir taç giyer.
Taç, kralların sembolüdür.
Bir fincan kahve bir kron.
Bir fincan kahve bir kron mu?
Prenses altın bir taç takıyor.