Examples of using "Disponibili" in a sentence and their turkish translations:
Biz mevcutuz.
İçecekler mevcut.
Turlar mevcut.
Bizim hâlâ mevcut odalarımız var.
Daha fazla bilgi mevcut değildir.
Randevular artık mümkündür.
Çeşitli boylar mevcuttur.
Koltuklar müsait mi?
Biletler online olarak mevcut.
Daha fazla ayrıntı mevcut değildi.
Sosisli sandviç de vardır.
Ayrıntılar hemen hazır değildi.
Fosil yakıtlar sonsuza kadar var olmayacak.
Mevcut işler için rekabet çok şiddetli.
ve yeni bir şey öğrenmeye hazır olmak.
Cuma gösterisi için mevcut hiç bilet yoktu.
Resmi dükkanımızdan 250 tane kopya temin edebilirsiniz.
Bayan, akşam için herhangi bir uygun oda var mı?
Bilgi masasında biletler ücretsiz olarak hazır.
Buradaki konser için bilet var mı?
- Ne zaman müsaitsin?
- Ne zaman uygunsun?
Piyasada mevcut şampuanların kalitesinde büyük bir fark vardır.
Koltuklar müsaitken ayakta durmanın anlamı yok.
Şu anda mağazada kupa ve çıkartma olarak mevcut en iyi 10 ürünümüz var.
iPad hakkında hoşlanmadığım tek şey Apple'ın Uygulama Mağazasında mevcut olmayan uygulamaları kolaylıkla kuramamandır.