Examples of using "Indosso" in a sentence and their turkish translations:
Boksör şortu giyerim.
Artık gözlük takmıyorum.
Çoğu zaman çizme giyerim.
Okuma gözlüğünü takma.
Ben flanel pijama giyerim.
O mavi bir ceket giymişti.
Bunu yıllardır giymedim.
Hiç ceket giymem.
Ben bunu asla giymem.
Ben her gün kravat takmıyorum.
- Altı numara eldiven giyerim.
- Altı beden eldiven giyiyorum.
Çiçekli bir elbise giyiyorum.
Büyük bir şapkası olan adamı tanıyor musunuz?
Yazın kısa kollu gömlek giyerim.
Tom'un üzerinde mavi kotu var.
Kahverengi ayakkabılı çocuğu gördüm.
Neredeyse her gün güneş gözlüğü takıyorum.
Bunlar kıyafetli porno.
Kırmızı bir elbise onun üzerinde iyi görünüyor.
O kırmızı kazak üzerinde iyi görünüyor.
Sıklıkla siyah bir kovboy şapkası takarım.
Çalışmak için her zaman kravat takmam.
Ben araba kullanırken genellikle güneş gözlüğü takarım.
Şimdiye kadar ilk kez bir ceket giydim.
Ben klas elbiseler giyerim ve klas gözlükler takarım.
O şapka sende iyi görünüyor.
Çocuk çoraplarıyla yatmaya gitti.
Kışın yeleğimin üstüne ceket giyerim.
O şapka onda iyi görünüyor.
O şapka onun üzerinde iyi görünüyor.
- O şapka Tom'a yakışmış.
- O şapka Tom'da iyi duruyor.
Tom ayakkabıları ile uyudu.
Ayakkabıları almadan önce onları denemelisin.
Yeni elbisen üzerinde çok iyi görünüyor.
Annen neden hep güneş gözlüğü takıyor?