Translation of "Mille" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Mille" in a sentence and their turkish translations:

Vedete, mille e mille anni fa

Yüzlerce, binlerce yıl önce,

- Grazie mille!
- Grazie mille.
- Grazie molto

Çok teşekkür ederim!

- Ho scritto mille frasi!
- Scrissi mille frasi!

Bin cümle yazdım!

Grazie mille!

- Çok teşekkür ederim!
- Çok teşekkürler!
- Çok sağ ol!
- Çok sağ olun!

Grazie mille.

- Milyonlarca teşekkürler.
- Binlerce kez teşekkür ederim.

- Mille yen andranno bene.
- Andranno bene mille yen.

Bin yen iş görür.

- Grazie mille, amici miei!
- Grazie mille, amiche mie!

Size çok teşekkürler, dostlarım!

- Grazie mille! Sono vivo.
- Grazie mille! Sono viva.

Çok teşekkür ederim! hayattayım.

- Grazie mille per essere passato.
- Grazie mille per essere passata.
- Grazie mille per essere passati.
- Grazie mille per essere passate.

Uğradığın için çok teşekkür ederim.

- Gli dovevo mille dollari.
- Io gli dovevo mille dollari.

Ona bin dolar borçluydum.

TT: Grazie mille.

TT: Çok teşekkür ederiz.

In mille pezzi.

...olmuşlar.

Grazie mille, dottore.

Çok teşekkür ederim, doktor.

Grazie mille, Tom.

Çok teşekkür ederim, Tom.

Grazie mille, grazie.

Çok teşekkür ederim, teşekkürler.

OK, grazie mille.

Tamam, çok teşekkürler.

- Grazie mille di essere qui.
- Grazie mille di essere qua.

Burada olduğunuz için çok teşekkür ederim.

- Grazie mille per il tuo regalo.
- Grazie mille per il suo regalo.
- Grazie mille per il vostro regalo.

- Hediyen için çok teşekkürler.
- Hediyeniz için çok teşekkürler.

- Grazie mille per i tuoi consigli!
- Grazie mille per i suoi consigli!
- Grazie mille per i vostri consigli!

Bahşişlerin için çok teşekkürler!

- Grazie mille per il tuo aiuto.
- Grazie mille per il suo aiuto.
- Grazie mille per il vostro aiuto.

Yardımın için çok teşekkürler.

- Grazie mille per la tua lettera.
- Grazie mille per la sua lettera.
- Grazie mille per la vostra lettera.

Mektubun için çok teşekkür ederim.

- Grazie mille per il tuo sforzo!
- Grazie mille per il suo sforzo!
- Grazie mille per il vostro sforzo!

Çabanız için çok teşekkürler!

- Grazie mille per la tua ospitalità.
- Grazie mille per la sua ospitalità.
- Grazie mille per la vostra ospitalità.

Misafirperverliğiniz için size çok teşekkür ederim.

- Ha più di mille libri.
- Lui ha più di mille libri.

Onun binden fazla kitabı var.

Mille yen sono sufficienti?

Bin yen yeterli midir?

Grazie mille. Lo apprezzo.

Çok teşekkürler. Bunu takdir ediyorum.

Grazie mille per l'invito.

Davetiniz için çok teşekkür ederim.

Grazie mille per tutto.

Her şey için çok teşekkür ederim.

- Grazie mille!
- Molte grazie.

- Çok teşekkür ederim!
- Çok teşekkürler!

- Grazie mille per il suo regalo.
- Grazie mille per il vostro regalo.

Hediyeniz için çok teşekkürler.

- Grazie mille per avermi aiutato oggi.
- Grazie mille per avermi aiutata oggi.

Bugün bana yardım ettiğin için çok teşekkürler.

- Strappò la lettera in mille pezzi.
- Lei strappò la lettera in mille pezzi.
- Ha strappato la lettera in mille pezzi.
- Lei ha strappato la lettera in mille pezzi.

O, mektubu parçalara ayırdı.

- Grazie mille per la tua ospitalità oggi.
- Grazie mille per la sua ospitalità oggi.
- Grazie mille per la vostra ospitalità oggi.

Bugünkü misafirperverliğin için çok teşekkür ederim.

- Grazie mille per la tua spiegazione dettagliata.
- Grazie mille per la sua spiegazione dettagliata.
- Grazie mille per la vostra spiegazione dettagliata.

Detaylı açıklama için size çok teşekkür ederim.

- Stimiamo i danni a mille dollari.
- Noi stimiamo i danni a mille dollari.

- Biz bin dolarlık zarar tahmin ediyoruz.
- Hasarın bin dolar olduğunu tahmin ediyoruz.

- La bottiglia è andata in mille pezzi.
- La bottiglia andò in mille pezzi.

Şişe parçalara bölündü.

Grazie mille per avermi ascoltato.

Dinlediğiniz için çok teşekkürler.

Ho il cuore a mille!

Nabzım kesinlikle çok yükseldi!

Grazie mille per avere aspettato.

Beklediğiniz için çok teşekkürler.

Grazie a tutti. Grazie mille.

Hepinize teşekkür ederim. Çok teşekkür ederim.

Grazie mille per la cena.

Akşam yemeği için çok teşekkürler.

Grazie mille per il pranzo.

Öğle yemeği için çok teşekkür ederim.

A più di mille chilometri orari.

...gezegenimiz karanlığa gömülür.

Saranno fantastiche per mille motivi diversi.

Bunlar birçok sebepten ötürü harika olacak.

Mille dollari sono una grande somma.

1000 dolar büyük bir yekundur.

Ogni persona ha pagato mille dollari.

Her kişi bin dolar ödedi.

Un'immagine vale più di mille parole.

Bir resim bin sözcüğe bedeldir.

Grazie mille per avere fatto questo.

Bunu yaptığın için çok teşekkürler.

Questo orologio antico vale mille dollari.

Bu antika saat bin dolar değer.

Grazie mille per il tuo regalo.

Hediyen için çok teşekkürler.

- Puoi comprarlo a mille yen o giù di lì.
- Puoi comprarla a mille yen o giù di lì.
- Può comprarlo a mille yen o giù di lì.
- Può comprarla a mille yen o giù di lì.
- Potete comprarlo a mille yen o giù di lì.
- Potete comprarla a mille yen o giù di lì.

Sen onu yaklaşık bin yene alabilirsin.

Gli uomini producono mille spermatozoi al secondo

Erkekler saniyede bin sperm üretir

Solo uno su mille raggiungerà l'età adulta.

Sadece binde biri yetişkinliğe erişecek.

Qui ho un deposito di mille dollari.

Burada 1000 dolarlık bir birikimim var.

Al massimo, il viaggio costerà mille dollari.

En fazla, yolculuk 1,000 dolara mal olacak.

Ve l'hanno detto mille volte, ma è vero.

Bunu her zaman duyarsınız, ama bu doğru.

"Quanto è costato?" "Mi è costato mille yen."

"Ne kadara mal oldu?" "Bana bin yene mal oldu. "

- Molte grazie.
- Grazie mille.
- Grazie tante!
- Tante grazie!

Çok çok teşekkürler.

- Ho dovuto pagare non meno di mille dollari per questo orologio.
- Io ho dovuto pagare non meno di mille dollari per questo orologio.

Bu saat için en az 1,000 dolar ödemek zorunda kaldım.

Potrebbero essercene solo dieci in un'area di mille chilometri quadrati.

1.000 kilometrekarede belki sadece on tane vardır.

Cento, duecento, trecento, quattrocento, cinquecento, seicento, settecento, ottocento, novecento, mille.

Yüz, iki yüz, üç yüz, dört yüz, beş yüz, altı yüz, yedi yüz, sekiz yüz, dokuz yüz, bin.

Che la loro donazione da mille dollari probabilmente sarà solo l'inizio.

1000 dolarlık hediyeleri daha başlangıç.

- Tom parla a mille parole al minuto.
- Tom parla molto velocemente.

Tom çok hızlı konuşur.

L'asteroide ha ferito più di mille persone e ha rotto molte finestre.

Asteroid binden fazla insanı yaraladı ve birçok pencereyi kırdı.

- I biglietti vengono 1.000 yen l'uno.
- I biglietti vengono mille yen l'uno.

Biletlerin her biri 1.000 yen.

I fichi nutrono più di mille specie di animali per tutta la giornata.

İncir ağaçları günde 24 saat binlerce türün karnını doyurur.

Ci potrebbero essere mille altre storie in cui la dieta da sola ha fallito

Tek başına diyetin işe yaramadığı binlerce başka hikâye olabilir

- Il primo re d'Ungheria è stato incoronato nell'anno 1000.
- Il primo re d'Ungheria è stato incoronato nell'anno mille.
- Il primo re d'Ungheria fu incoronato nell'anno 1000.
- Il primo re d'Ungheria fu incoronato nell'anno mille.
- Il primo re d'Ungheria venne incoronato nell'anno 1000.
- Il primo re d'Ungheria venne incoronato nell'anno mille.

İlk Macaristan kralı 1000 yılında taç giydi.