Examples of using "Neri" in a sentence and their turkish translations:
- Kara kedileri sever misin?
- Siyah kedileri sever misin?
Kara kedileri sever misin?
yüz siyahi öğrenci kabul edilecek,
on siyahi profesör işe alınacak,
Siyah gözlerim var.
- Kargalar karadır.
- Kargalar siyahtır.
Tekerlekler siyah.
Siyah kediler kötü şanstır.
Tom'un siyah saçı var.
Tom siyah pantolon giydi.
Tom siyah kot giydi.
genelde siyahi ve Latin asıllılardı,
O çocuk siyah saçlı.
Mary'nin gözleri siyah.
Tom her zaman siyah kıyafetler giyer.
Bazı insanlar siyah kedilerin kötü şans getirdiklerine inanırlar.
Bugün orada 185 siyahi öğrenci,
ve siyahiliğe dair hiçbir duygu yok.
Bazı Siyahiler daha radikal çözümler arıyor.
Şu çocuğun saçı siyahtır.
Napoleon Bonaparte siyah kedilerden korkardı.
Siyahi insanlar bu hikayenin baş kahramanı
Asyalılar genellikle siyah saça sahiptir.
- Tom ve Mary her ikisi de siyah saça sahip.
- Hem Tom hem de Mary siyah saça sahip.
Kara kedilerin kötü şans getirdiklerine inanmıyorum.
hiçbirimiz siyahi veya Cumhuriyetçilerden nefret ederek doğmuyoruz.
Siyah Amerikalılar, ırkçılıktan dolayı acı çekmeye devam ettiler.
Siyah saçlı güzel kız parkta idi.
siyahilerin sesi neredeyse en yüksek çıkar
çünkü 1.200 öğrenci arasında biz sadece 52 kişiydik.
Koyun gözlerinin etrafında siyah halkaları olan beyaz bir koyun.
Amerikan tarihinin ilk zamanlarında, siyahlar kölelik yaşadı.
Siyahi veya Latinseniz ve kefalet belirlendiyse
Bu kara ayılar, kış uykusuna yatmadan hemen önce kendilerini şehre atıyor.
Çin ve Tibet dağlarında yaşayan siyah ve beyaz renkli ayılara "panda" denir.
Rahatsız edilmekten hoşlanmıyorlar. Siyah gergedan nüfusu yavaşça artmakta.
Orası Ruth Williams'ın siyahi aktörleri eğittiği bir yer.
Ulus, Vietnam'daki savaş yüzünden acı bir şekilde bölünmüştü, Siyah Amerikalılar hala
- Bu siyah pantolonlar ve bu kırmızı gömlekler ne kadar?
- Bu siyah pantolonların ve bu kırmızı gömleklerin fiyatı ne kadar?
Siyah olmak gay olmaktan iyidir.Eğer siyah doğarsan en azından bunu annene nasıl anlatacağını düşünmek zorunda olmazsın.
"Siyah" sözcüğü zamanın azınlıklarının çoğunu temsil etti.