Examples of using "運がよかった" in a sentence and their turkish translations:
Şanslı sinek.
Tom gerçekten şanslıydı.
ve sahiden bu sefer şansımız yaver gitti.
Ben zamanında orada olduğum için şanslıydım.
Şansımız vardı da konsere bilet alabildik.
Onu bulman senin için şanstı.
Şanslısınız. Uçak zamanında geldi.
Başarmamın nedeni şanslı olmamdı.