Translation of "に加わり" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "に加わり" in a sentence and their turkish translations:

私はジョーのグループに加わりたいです。

Joe'nun grubuna katılmak istiyorum.

私はそのパーティーに加わりたかったのだが。

Partiye katılmış olmayı umuyordum.

私はそのチームに加わりたいと思いました

Bu ekibe katılmak istedim.

あなたはどちらのグループに加わりたいですか。

Hangi gruba katılmak istersin?

その一行に加わりたいと言う彼女の申し出は拒否された。

Partiye katılmak için olan başvurusu reddedildi.

1791年、ダヴーは地元のボランティア大隊に加わり、副司令官に選出されました。

1791'de Davout yerel bir gönüllü taburuna katıldı ve komutan yardımcısı seçildi.

彼は1960年にマーシャル宇宙飛行センターの最初のディレクターとしてNASAに加わりました。

NASA'ya 1960 yılında Marshall Uzay Uçuş Merkezi'nin ilk yöneticisi olarak katıldı.

わずか13歳の地形測量工兵隊 に 加わり、17歳で中尉に任命されました。

giderek sadece 13 yaşında Topoğrafya Mühendisleri'ne katıldı ve 17 yaşında teğmen olarak atandı.

。 彼はタフで有能な軍曹になり、革命戦争に向け て新しい 軍曹に加わりまし

Sert, yetenekli bir çavuş oldu ve Devrim Savaşları'nın oluşumunda yeni bir

ました。 1810年、彼はポルトガル侵攻のためにマセナ元帥に加わりましたが 、彼の指揮下に置かれることに

1810'da Portekiz'in işgali için Mareşal Masséna'ya katıldı, ancak komutası altına alınmaktan

- 両親にお客さんがいる時は、いつもベスは大人たちの会話に入りたがります。
- 両親にお客さんがあるとき、ベスはいつでも大人たちの話に加わりたいと思う。

Beth'in ebeveynlerinin ne zaman misafirleri olsa, o, yetişkinlerin konuşmasına katılmak ister.

More Words:
Translate "両親にお客さんがあるとき、ベスはいつでも大人たちの話に加わりたいと思う。" to other language: