Examples of using "地球上" in a sentence and their turkish translations:
Dünya'nın en doğal olmayan yerleri.
Dünya'daki yaşam kıymetlidir.
Biz dünyada yaşıyoruz.
Balina dünyadaki en büyük hayvandır.
Dünyada birçok kültür vardır.
- Yeryüzündeki tüm yaşayan şeyler karbon içerirler.
- Yeryüzündeki tüm canlılar karbon içerirler.
Güneş olmasa dünyada hayat olmazdı.
Dünyadan birçok hayvan türü yok oldu.
Nükleer savaş bu gezegendeki yaşamı sona erdirecektir.
Bu aslında Dünya'daki en büyük hayvan göçü.
Benim adım Bear Grylls ve ben dünyadaki en zorlu yerlerde hayatta kalmayı başardım.
Yeryüzündeki tüm yaşamın temeli olma yeteneğine saygı,
Yeryüzünde propagandanın bulunmadığı ülke yoktur.
Güneş olmasaydı, dünyada yaşayamazdık.
çığır açacak keşiflerin ilk adımını ortak noktada buluşturuyor.
- Eğer hava olmasa dünyada yaşayamayız.
- Hava olmasaydı dünyada yaşayamazdık.
Yani neredeyse gezegendeki herkes hassas.
Yeryüzünde yedi kıta vardır.
Dünyada pek çok ülke ve kültür var.
daha fazla insan hapsediyor.
bu yenilikleri Dünya'daki yaşamı geliştirmek için de kullanabiliriz.
Su olmasa dünyada hiç kimse yaşayamaz.
Eğer Güneş olmasaydı, yaşayan hiçbir canlı Dünya üzerinde var olamayacaktı.