Examples of using "''rozumiem''" in a sentence and their turkish translations:
Anlıyorum.
Şimdi anlıyorum.
Anlamadım.
Onlara ''Anlıyorum'' diyorum,
Şimdi anlıyorum.
- Anlıyorum.
- Görüyorum.
Anlıyorum.
Anlamıyorum.
- Almancayı anlamıyorum.
- Almanca anlamıyorum.
Bu muhakemeyi anlamıyorum.
Ne dediğini anlamıyorum.
Dilinizi anlayabiliyorum.
- Evet, anlıyorum. Teşekkür ederim.
- Evet, anlıyorum. Teşekkürler.
Ah, şimdi anlıyorum.
Almancayı anlamıyorum.
Bunu anlamıyorum.
- Sizi anlamıyorum.
- Seni anlamıyorum.
Kadınları anlamıyorum.
Gerekçelerini anlıyorum.
Onları anlamıyorum.
Ben onu mükemmel olarak anlayabiliyorum.
Ben onun öfkesini anlıyorum.
Sonunda anlıyorum.
Şimdi onun hepsini anlıyorum.
Elbette anlarım.
Ben müzikten anlamıyorum.
Ne söylediğini anlıyorum.
Matematiği anlamıyorum.
Ben Almancayı hiç anlamıyorum.
Onun konuşma tarzını anlamıyorum.
Neden İngilizce anlamıyorum?
Onu ben de almıyorum.
- Ben bu kelimeyi anlamıyorum.
- Bu kelimeyi anlamıyorum.
Bazen onu anlayamıyorum.
Evet, sizi iyi anlıyorum.
Bu soruyu anlamadım.
Sizi anlamıyorum.
Ben biraz Almanca anlıyorum.
Bir gezi planladığını anlıyorum.
- Nasıl hissettiğini anlıyorum.
- Nasıl hissettiğinizi anlıyorum.
Bu şiiri anlamıyorum.
Onun ne dediğini anlayamıyorum.
Ne söylediğini anlayamıyorum.
Ne yaptığını anlamıyorum.
Ben de anlamıyorum.
Bunu hâlâ anlamıyorum.
Bu kararı anlamıyorum.
Üzgünüm, anlamıyorum.
Ne demek istediğini anlıyorum.
- Sorunu anlamıyorum.
- Sorunuzu anlamıyorum.
Ben Almancayı hiç anlamıyorum.
Senin konumunu mükemmel şekilde anlıyorum.
Onun dediğini anlıyorum.
Sorunu nasıl çözeceğimi anlıyorum.
Ama ne dediğini anlıyorum.
Bu ifadenin anlamını bilmiyorum.
Ne söylemeye çalıştığını anlamıyorum.
Bunu hiç anlamıyorum.
Sorunun ne olduğunu anlamıyorum.
Anlamadığım bir şey var.
Neden eşlik etmek zorunda olduğumu anlamıyorum.
Sanırım ondan hoşlanmıyorsun.
İlginç bir gün geçirdiğini anlıyorum.
Ben Almancayı hiç anlamıyorum.
Seni anlıyorum.
Hollandaca anlamıyorum. O zordur.
Ne demek istediğini anlamıyorum.
Bu dil yazıldığında benim için son derece açıktır, ancak konuşulduğunda kesinlikle anlaşılmazdır.
Onun, niçin gerçeği söylemediğini anlayamıyorum.
Onun fikirlerini hiç anlayamıyorum.
Burada neler oluyor bilmiyorum.
Yazarın ne söylemeye çalıştığını anlamıyorum.
- Ne demek istediğini anlamıyorum.
- Ne demek istediğini bilmiyorum.
Özür dilemeye gerek yok; Anlıyorum.
“Anlıyor musun?” “Hiç anlamıyorum.”
Neden onu yapmak istediğini anlamıyorum.
Ben onu biraz anlıyorum ama konuşamıyorum.
Bunu nasıl görmezden gelebileceğini anlamıyorum.
Yaygaranın ne hakkında olduğunu anlamıyorum.
Tom'un niçin geç kaldığını anlamıyorum.
Tom'un dün burada olduğunu anlıyorum.
Tom'a endişesini anladığımı söyle.
Ben gerçekten artık seni anlamıyorum.
Tom'la biraz konuştuğunu anlıyorum.
- Anlamadığım birçok kelime var.
- Anlamadığım bir sürü kelime var.
- Anlamadığım birçok sözcük var.
- Anlamadığım bir sürü sözcük var.
Onu ne kadar çok açıklarsan, onu o kadar çok anlamam.