Translation of "Białe" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Białe" in a sentence and their turkish translations:

Żarłacze białe.

Büyük beyaz köpek balıkları.

Jest białe.

O beyazdır.

- On ma białe zęby.
- Ma białe zęby.

Onun beyaz dişleri var.

Jest idealnie białe.

Mükemmel beyaz.

Wszystko jest białe.

- O tamamen beyaz.
- Tamamen beyaz.

- Są czerwone, są i białe.
- Jedne są czerwone, inne - białe.

Bazıları kırmızı ve diğerleri beyazdır.

Czy to jest białe?

O beyaz mı?

Zdjęcie jest czarno-białe.

Bu resim siyah ve beyaz.

Białe zaczynają i wygrywają.

Sıra beyazda ve kazandı.

Moje psy są białe.

Benim köpeklerim beyazdır.

Wolę białe róże od czerwonych.

Ben beyaz gülleri kırmızı olanlardan daha çok severim.

W dni robocze noszę białe koszule.

- Hafta içleri beyaz gömlek giyerim.
- Hafta içi beyaz gömlek giyerim.

Woli pan wino białe czy czerwone?

- Sen beyaz şarabı mı kırmızı şarabı mı tercih edersin?
- Beyaz mı, yoksa kırmızı şarap mı tercih edersin?

Żarłacze białe na polowaniu wykorzystują wiele zmysłów.

Büyük beyazlar pek çok duyu kullanarak avlanırlar.

Że mają białe oczy i rude włosy.

Duyduğum kadarıyla, beyaz gözleri ve kızıl saçları vardı.

Och, moje białe spodnie! A były one nowe.

Oh, beyaz pantolonum! Ve onlar yeniydi.

Podobno czerwone wino jest lepsze do mięsa niż białe.

Kırmızı şarap etle birlikte beyazdan daha iyidir.

Jeden z jej trzech samochodów jest niebieski, pozostałe są białe.

Onun üç arabasından biri mavi ve diğerleri beyazdır.