Examples of using "Pozwoliła" in a sentence and their turkish translations:
- O onun yalnız gitmesine izin verdi.
- O ona yalnız gitmesi için izin verdi.
Kız kuşu azat etti.
Grip onun golf oynamasını engelledi.
O, saçını kestirmek istedi ama annesi ona izin vermedi.
Tom, Mary'nin bunu yapmama izin vereceğini düşünmediğini söyledi.