Examples of using "Przeczytał" in a sentence and their turkish translations:
Onun bunu okumasını istiyorum.
O, kitabı henüz okumadı.
Lütfen aşağıdaki metni okuyunuz.
Tom mektubu yüksek sesle okudu.
O bu makaleyi okudu mu?
- O, oturdu ve kağıdı okudu.
- O, oturdu ve gazeteyi okudu.
Tom dün gazete okumadı.
Tom öğretmenin ona okumasın söylediği kitabı okumadı.
Tom avukatı okuduktan sonra sözleşmeyi imzaladı.
Tom sözleşmeyi okuması gerektiği kadar dikkatlice okumadı.
O sadece on sayfa okurken ben altmış sayfa okudum.
Tom Mary'den gelen notu okudu ve sonra onu John'a verdi.
Ben senin bu kitabı okumanı istiyorum.
Hamlet'i eğer tekrar okursam, üç kez okumuş olacağım.