Examples of using "Spóźnić" in a sentence and their turkish translations:
- Geç kalabiliriz.
- Gecikebiliriz.
- Gecikme ihtimalimiz var.
- Geç kalmak istemem.
- Geç kalmak istemiyorum.
- Gecikmek istemiyorum.
- Gecikmek istemem.
O, otobüsü kaçırmış olabilir.
Tom biraz geç kalabilir.
Tom bugün geç kalabilir.
Okula geç kalabiliriz.
Birkaç dakika gecikebilirim.
Konser için geç kalmak istemiyoruz.
O, trenini kaçırabilir.
Geç kalmamak için erken ayrıldı.
- Hayret, sen geç kalmazdın.
- Sen hiç gecikmezdin.
Treni kaçırmayayım diye istasyona koştum.
Konser yedi'de başlıyor. Geç kalmamalıyız.
Son otobüsü kaçırmamam için otobüs durağına doğru aceleyle gittim.