Examples of using "Tworzą" in a sentence and their turkish translations:
Hep birlikte ihtimal tasarımlarını içeriyorlar.
Beraber, göz korkutucu bir kalabalık oluşturuyorlar.
Çünkü bu değişimler maceralar yaratır.
yani hiçbir zaman bir grup hâlinde hareket etmezler.
ve çukur gölü dediğimiz şeyi oluşturabilir.
Maceralar yaratır. Mimarinin kendisi de bir maceradır.
Hepsinin çekim gücü birleşince en güçlü gelgitler oluşur.
Ama artık biliyoruz ki bu, milyarlarca tek hücreli canlının eseri.
ve çözümler de sırası geldiğinde çözümlenecek yeni sorunlar doğurur.
Bazıları büyüleyici bir yardım çağrısında bulunur. Biyolüminans özelliği olan mantarlar kendi ışıklarını saçar.