Examples of using "Zły" in a sentence and their turkish translations:
Sen kötüsün.
Sen kötü bir örnek oldun.
Onun öfkelenmesinin nedeni odur.
Kötü bir gün geçirdi.
Hâlâ kızgın mısın?
Kötü bir hafta geçirdim.
Bu kötü bir örnek.
O, oğluna kızmıştı.
Yanlış numara çevirdim gibi görünüyor.
Tom son derece öfkeli.
Tom ateş püskürecek.
Kötü bir hafta oldu.
Ben ona kızgınım.
Kızgın olmamalısın.
- Ben kızgındım.
- Kızdım.
Kesinlikle kötü bir fikir.
O kötü bir fikirdi.
Sana yanlış tornavida getirdim.
Kızgın mısın?
Bu kötü bir işaret.
Tom'un kötü bir ruh hali var.
Şu anda kızgın değil misin?
Tom biraz kızgın.
- Tom neden kızgındı?
- Tom neden öfkeliydi?
Bence bu korkunç bir fikir.
O, karısına kızgındı.
Kızgın olmak için her hakkın var.
Tom'a kızgın değilim.
Babam bana kızgın.
O sana kızgın.
Bunun kötü bir düşünce olduğunu biliyordum.
- Buna fena değilsin.
- Bunda kötü değilsin.
İşte bu yüzden ona kızgınım.
Tom çok kötü bir gün geçirmişti.
Tom öfkeli görünüyor.
Dün gece kötü bir rüya gördüm.
Erkek kardeşin çok kızgın.
Tırnaklarını yemek kötü bir alışkanlıktır.
Bence Tom kızacak.
Bu muhtemelen kötü bir fikir değil.
1988 özellikle kötü bir yıl mıydı?
Kızgın olduğunda ona kadar say.
O, onun söylediğine sinirlendi.
Tom'un ne kadar kızgın olduğunu biliyorum.
Artık sana kızgın değilim.
Benim için kötü bir gün.
O size çok kızgın.
Sanırım belki yanlış numara çevirdim.
Tom kötü bir gün geçiriyor gibi görünüyor.
Tom sinirliydi.
Tom işte kötü bir gün geçirdi.
Tom kötü bir gün geçiriyor gibi görünüyor.
Hamam böceklerini yeme kötü bir fikir midir?
Tom, Mary'ye kızgın olmalı.
Kızgın olmalıyım ama değilim.
O çok kötü bir fikir değildi.
Sence Tom hâlâ kızgın mı?
Tek yanlış harekette sırtlanlara yem olur.
Gülmek hırçınlık için en etkili bir panzehirdir.
Bana hâlâ kızgın olamazsın.
Tom neden bu kadar kızgın görünüyor.
Tom'un niçin çok kızgın olduğunu bilmiyorum.
- Fransızcam cidden o kadar kötü mü?
- Fransızcam gerçekten o kadar kötü mü?
Tom işte gerçekten kötü bir gün geçirdi.
Bu aslında kötü bir fikir değildi, sadece şanssızdık.
Endişelenme. Sana öfkeli değilim.
Bana kızgın olmadığını umuyorum.
Birçok televizyon programı çocuklar üzerinde kötü etkiye sahiptir.
Çiçekleri seven bir kişi kötü olamaz.
Tamam, bu kötü bir fikirdi. Pamuk çok uzun süre iyi yanmıyor.
- Sorularıma cevap vermedikleri zaman çok kızarım.
- Sorularıma cevap vermezsen, çok kızarım.
O çiğ yumurtayı yediğim için. Bunun kötü bir fikir olduğunu biliyordum.
- Kötü alışkanlığa bir bulaşırsan, ondan kolayca kurtulamazsın.
- Bir kere kötü bir alışkanlık sahibi olunca ondan kurtulmak kolay olmaz.
- Kötü bir alışkanlık edindin mi kolay kolay ondan kurtulamazsın.
Bana hâlâ kızgın mısın?
Ben sana kızgın değilim.
Bana kızma.
Tom bana kızgındı.
Tom bana kızgın.
Dün söylediğim şey hakkında muhtemelen çıldırdığını biliyorum.
Tom söylediğinden dolayı Mary'ye kızgın olmalı.
Tom Mary'ye onun yerine park ettiği için kızgındı.
Ağaçta kamp kurmamı istiyorsunuz demek? Bu muhtemelen kötü bir fikir değil.
Bana kızgın mısınız?
Ivır zıvır yiyecek yemekten vazgeçmek için irade gücüne sahip olmadığım için kendimden nefret ediyorum.
Paslı metal olması özellikle kötü. Tetanos böyle kapılır, pasta bulunur.
O bana kızgın.
Tom, Mary'ye kızgın.