Examples of using "Brigaram" in a sentence and their turkish translations:
Onlar tartıştılar.
Tom ve Mary kavga etti.
Tom ve Mary büyük bir kavga yaptılar.
Senin ve Tom'un dövüştüğünü duydum.
Onlar tartışmışlar gibi görünüyor.
Lisedeyken hiç dövüştün mü?