Examples of using "Deves" in a sentence and their turkish translations:
Ölmelisin.
Ölmelisin.
Kendini hazırlaman gerekiyor.
Bu kelimeyi aramalıyız.
Artık endişe etmenize gerek yok.
Asla şiddete başvurmamalısınız.
Büyükannenize yardım etmelisiniz.
Gitmek zorundasın.
- Hemen başlamalısın.
- Hemen başlamalısınız.
Sen sadece ne zaman susacağını bilmiyorsun.
Olduğun yerde kalmalısın.
Yangın musluğunun önüne park etmemelisin.
Ölmek zorunda olduğunu unutma.
Gençken seyahat etmelisin.
- Ne yapman gerektiğini biliyor musun?
- Ne yapmak zorunda olduğunu biliyor musun?
Denizde yüzerken dikkatli olmalısın.
Olayları olduğu gibi kabul etmelisin.
Bana verdiğin sözü yerine getirmelisin.
Doktorunuzun tavsiyesini dinlemelisiniz.
Benimle gelmek zorundasın.
Delirmiş olmalısın.
Daha az bira içmeyi kesinlikle denemelisin.
Caddeyi geçerken arabalara dikkat etmelisin.
Onu yapmayı durdurmalısın.
Ondan uzak durmak zorundasın.
Bir doktora görünmelisin.
Bunu yapmalısın.