Examples of using "Ensine" in a sentence and their turkish translations:
Bana judo öğret.
Lütfen bana İngilizce öğret.
Lütfen bana biraz kanji öğret.
Size öğretmemi ister misiniz?
Sana bazı küfürlü sözler öğretmemi ister misin?
Onlara bir salata nasıl yapılır öğret.
Lütfen bu oyunu nasıl oynayacağımı bana öğret.
Onu nasıl yapacağını sana göstereyim.
Tom'un kendine araba sürmeyi öğretecek birine ihtiyacı var.
Lütfen bana Fransızca öğret.
Dünyada bize iyi ders vermesinden başka hiçbir şey yok.
Tereciye tere satma.
- Bir insana bir balık verirsen onu bir gün beslersin. Bir insana balık tutmayı öğretirsen onu ömür boyu beslersin.
- Birine balık verirsen o gün karnını doyurursun. Balık tutmayı öğretirsen her gün karnını doyurursun.