Examples of using "Facilidade" in a sentence and their turkish translations:
Kolayca nezle olurum.
Tom kolayca kazandı.
O kolayca yalan söyledi.
Meg'in diller için bir yeteneği var.
Bunu kolayca yapabilirsin.
Kağıt kolaylıkla tutuşur.
Tom kolayca soğuk algınlığına yakalanır.
Tom kolayca sinirlenir.
Tom'un yabancı dil edinimi için bir tesisi var.
Gözlerim çok kolay yorulur.
O, kolayca ata bindi.
Ahşap kolaylıkla yanar.
- Sorunu kolaylıkla çözdü.
- Problemi kolaylıkla çözdü.
Kolayca sorunu çözdü.
Onun duyguları kolayca incinir.
O çapraz bulmacayı kolaylıkla çözdü.
Çok kolay etkilenmem.
Köpek kediyi kolayca öldürdü.
- Sorunu kolaylıkla çözebildi.
- Problemi kolayca çözebildi.
Marul yaprakları hemen soluyor.
virüsü ise çok kolay taşır bu yarasalar
Tom bütün soruları kolayca cevapladı.
İnsanlar mutluluğu kolayca bulmak isterler.
Bu kitabı kolaylıkla okuyabilmelisin.
Çok aydınlık olursa kolayca görülürler.
Ayak parmaklarıma kolayca dokunabilirim.
Cam kolayca kırılır.
Tom kolayca korkar.
Tom kolayca yorulur.
Tom kolayca kaybolur.
Mary kolaylıkla öfkelenir.
Ben kolayca kırılmam.
- Karım soğuk algınlığına kolayca yakalanır.
- Karım çok çabuk soğuk kapar.
Tom sorunu kolayca çözdü.
- Sorunu kolaylıkla çözdü.
- Problemi kolaylıkla çözdü.
- Sorunu kolaylıkla halletti.
- Problemi kolaylıkla halletti.
Kolayca soğuk algınlığına yakalanırım.
- Bunu kolayca yapabileceksiniz.
- Onu kolayca yapabileceksiniz.
- Sorunu kolaylıkla çözebildi.
- Onun sorunu çözmesi kolaydı.