Examples of using "Inevitável" in a sentence and their turkish translations:
O, kaçınılmaz bir şeydir.
Tom kaçınılmazı kabul etti.
O kaçınılmazdı.
O olay kaçınılmazdır.
Korkarım bu kaçınılmaz.
- Gelişme kaçınılmaz.
- İlerleme kaçınılmaz.
Bu kaçınılmazdı, değil mi?
Olan şey kaçınılmazdı.
Savaş kaçınılmaz değil.
- Onun kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum.
- Kaçınılmaz olduğunu biliyorum.
kaçınılmaz sona yaklaşmasını izlerken
O, kaçınılmaz bir şeydir.
Tabi bu durumda tutuklanmak kaçınılmaz oluyor
Bir gün Fransa'ya gitmem kaçınılmaz, sadece ne zaman olduğunu bilmiyorum.
Bir gün kesinlikle Fransa'yı ziyaret edeceğim. Sadece tam olarak ne zaman olduğunu bilmiyorum.