Examples of using "Mantêm" in a sentence and their turkish translations:
Birlikten sıcaklık doğar.
alıyorlar sırtlarına bitlerini devam
Onu sadece dualar hayatta tutar.
Tom'la bağlantı halinde misin?
...ısıyı yayarak fili serin tuttuğunu gösteriyor.
İki ülkenin diplomatik ilişkileri bulunmuyor.
Sözlerini tutmayan birçok politikacı var.
Bu da kış boyunca onları idare eder.
Bildiğim kadarıyla, onlar her zaman sözlerini tutarlar.
Aşkın beni canlı tutan tek şey.
Sadece analar ile yavruları yakın ve uzun süreli ilişki sürdürür.
İngilizlerin % 60'ından fazlası aktif bir facebook profiline sahip.
Su aygırları serinlemek için gündüz sıcağında suda durur.
Bu kadar büyük bir aileyi bir arada tutan bağları da sağlamlaştırmak gerek.
Verdiğin bütün sözleri tutar mısın?
Beni aktif ve sosyal tutan arkadaşlar için minnettarım.
uluslararası şirketler için gizlilik de sağlıyorlar. Lakin hala hepsi fakir ülkeler.