Translation of "Promoção" in Turkish

0.015 sec.

Examples of using "Promoção" in a sentence and their turkish translations:

Vamos comemorar sua promoção.

Terfini kutlamaya gidelim.

Eu mereço uma promoção.

Ben bir terfiyi hak ediyorum.

Tom merece uma promoção.

Tom bir terfiyi hak ediyor.

Estou ansioso por uma promoção.

Ben bir tanıtım için hevesliyim.

- Ela não estava em promoção.
- Ele não estava em promoção.
- Não estava à venda.

Bu satılık değildi.

A promoção acaba na segunda-feira.

Satış pazartesi günü sona eriyor.

Eu tive que competir com ele por uma promoção.

Ben tanıtım için onunla rekabet etmek zorunda kaldım.

Imagino que já tenha ouvido falar da promoção de Tom.

Sanırım Tom'un terfisini duydun.

O japonês tem um papel importante na promoção da paz no mundo.

Japon dili dünyada barışı teşvik etmede önemli bir rol oynar.

Grátis é uma palavra extremamente animadora e clientes gostam de tirar vantagem da promoção

Demek istediğim, "bedava" olağanüstü bir motivasyon kaynağıdır ve tüketiciler bir ürünü birden fazla alarak...

- Tom disse que não quer uma promoção.
- Tom disse que não quer ser promovido.

Tom bir terfi istemediğini söyledi.

Ela não teve nenhum incentivo para trabalhar depois que lhe foi recusada uma promoção.

Onun terfi alamadıktan sonra çalışma isteği kalmadı.

Percebeu que algo estava fora da promoção: quando cobraram dela dois preços diferentes pelos sanduíches.

sandviç için iki farklı fiyat ödediğini anlayınca kampanyadaki bazı şeylerin yanlış gittiğini farketti.

Vamos dizer que esses sweaters estão na promoção, compre um e ganho 50% de desconto.

Şimdi de kazaklardan birini alınca, diğerininin %50 indirimli olduğunu söyleyelim. İlk seçenek...

é melhor você esperar pelo item que você quer entrar em promoção, do que comprar seu item

istediğiniz ürünü bir alana bir bedava kampanyası yoluyla satın almak yerine, bir ürünün ucuzlamasını beklediğinizde..

- O Tom comprou uma câmera na promoção.
- O Tom comprou uma câmera na liqüidação.
- O Tom comprou uma câmera em oferta.

Tom satılık bir kamera aldı.

O sweater A está com 20% de desconto. O B custa o valor normal, mas a promoção é compre um e leve outro de graça.

%20 indirimle fiyatlandırıldı. Kazak B ise tam fiyattan listelendi. Fakat bir tane alınırsa, birisi bedavaya geliyor.