Examples of using "Unhas" in a sentence and their turkish translations:
Tırnaklarınızı kesin.
Tırnaklarını ısırmaktan vazgeç.
Ben sadece tırnaklarımı kısalttım.
Tom tırnaklarını yiyiyor.
Tırnaklarını kes.
Tırnaklarını ısırma.
Tom tırnaklarını ısırıyor.
Onun tırnakları kırmızıdır.
Mary sinirli olarak tırnaklarını çiğnedi.
Mary tırnaklarını yaptırıyor.
Tom tırnaklarını çiğniyor.
O, tırnaklarına baktı.
Mary'nin her zaman bakımlı tırnakları vardır.
El tırnakları ayak tırnaklarına göre yaklaşık dört kat daha hızlı büyür.
Ve siz gece tırnak kestiğinizde
O, tırnaklarını hep kırmızıya boyar.
Gece tırnaklarımı asla kesmem.
Var gücüyle kendisini savundu.
Mary'nin tırnakları parlak kırmızıya boyanmış.
Tırnaklarını yeme alışkanlığı var.
Ben köpeğimin tırnaklarını kırpmayı unuttum.
Tom'un tırnaklarını ısırma alışkanlığı vardır.
Gece yine de tırnak kesmek bir olaydı fakat
Tırnaklarımı yemek gibi kötü bir alışkanlığım var.
İnsan tırnakları, cadı içkisinin bir parçasıydı.
Tırnaklarını yeme alışkanlığından kurtulmalısın.
En son ne zaman tırnaklarını kestin?
Mary neredeyse her gün tırnak rengini değiştirir.
İnsan saç ve tırnaklarındaki keratin lifinden oluşan boynuz
Onun sırtını kaşıma ve tırnaklarını yeme alışkanlığı vardı.
Aynı anda tırnaklarımı kesip ütü yapamam!
Gece tırnak kesmenin olayı ise bir Şaman adetidir