Examples of using "Variedade" in a sentence and their turkish translations:
- Tom birçok şeyle ilgileniyor.
- Tom'un geniş bir ilgi alanı var.
Çeşitlilik hayatın lezzetidir.
- Menüde çok çeşitli yemekler vardı.
- Menüde büyük bir çeşitlilikte yemekler vardı.
Markette çok çeşitli meyveler vardı.
Çantasında çeşitli şeyler var.
Bizim geniş bir kitap seçeneğimiz var.
Tüm sağlıklı ekosistemler çok sayıda farklı türe ihtiyaç duyar.
Fakat yaşamdaki muazzam çeşitliliğe rağmen...
İnanılmaz bir dizi belgesel için bir yıllık erişim için sadece 12 dolar.
Eğitimin zorunlu karakteri çocukların içinde öğrenme arzusu geliştirmek için çeşitli şekillerde çalışmaya adanmış işlerin çokluğunda nadiren analiz edilir.