Examples of using "нагрузку" in a sentence and their turkish translations:
Tüm ağırlığımı veriyorum.
- Çatının tüm yükünü duvarlar taşımaktaydı.
- Çatının tüm yükü duvarların üzerine biniyordu.
çünkü günümüzde kullandığımız harç'lardan hiçbirisi bu kadar ağırlıktaki bir yükü kaldırabilecek sağlamlıkta değil
Yaşama gücü yorulmadan zamanın geniş bir süreci için bir fiziksel veya zihinsel aktivite taşıma kapasitesidir. Sen sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürerek sağlıklı ve dengeli bir diyet tüketerek, eğitim tarafından yaşama gücünü artırabilirsin.