Translation of "попадёт" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "попадёт" in a sentence and their turkish translations:

- Как Том войдет?
- Как Том попадёт внутрь?

Tom nasıl içeriye girecek?

Я знал, что Том попадёт в беду.

Tom'un başının belaya gireceğini biliyordum.

Кто копает яму другим, сам в неё попадёт.

- Başkaları için mezar kazanlar orada düşerler.
- Eştiğin kuyuya kendin düşersin.

Том надеется, что Мэри не попадёт в тюрьму.

Tom Mary'nin sonuna kadar hapiste kalmamasını umuyor.

Это лишь вопрос времени, когда Том снова попадёт в неприятности.

Tom tekrar başını belaya sokmadan önce bu sadece bir zaman meselesi.

Том так водит машину, что рано или поздно попадёт в аварию.

Tom böyle sürerse önünde sonunda bir kaza yapacak.

- Надеюсь, Том скоро доберётся до дома.
- Надеюсь, Том скоро попадёт домой.

Tom'u yakında eve geleceğini umuyorum.

В ближайшие дни он попадёт в аварию, если будет продолжать так ездить.

Böyle sürmeye devam ederse o, günlerden bir gün kaza geçirecek.

- Том пообещал Мэри, что он не влезет в неприятности.
- Том пообещал Мэри, что он не попадёт в неприятности.

Tom Mary'ye başını derde sokmayacağına söz verdi.