Examples of using "продолжала" in a sentence and their turkish translations:
O, konuşmayı sürdürdü.
O çalışmaya devam etti.
Ağlamaya devam etti.
Sözümü kesmeye devam ediyordu.
Küçük kız ağlamaya devam etti.
Koko, hızla öğrenmeye devam etti.
O yorgundu fakat çalışmaya devam etti.
O, hayvanlar hakkında hikayeler yazmaya devam etti.
Sürekli olarak bana sorular sormaya devam etti.
Mary hastalığına rağmen çalışmaya devam etti.
O çalışmaya devam etti.
Yemek yerken konuşmaya devam etti.
Mary hastalığı olmasına rağmen çalışmaya devam etti.
O, yorgun olmasına rağmen çalışmaya devam etti.
Çığlık atmaya devam ettim.
O onu arayıncaya kadar o çalışmaya devam etti.
O yorgun olmasına rağmen çalışmaya devam etti.
Devam etmemi ister misin?
İleriye, daha ileriye gittim ve gittikçe fark ettim ki
O hâlâ köpeğinin canlı bulunabileceği umuduna tutunuyordu.
Polis, Fadıl'ın minibüsünü aramaya devam etti.
Tom Mary'nin bir şey söylemesini bekledi ama o sessiz kaldı.
Köpek bana kapıda havlamayı sürdürdü ve içeri girmemi engelledi.
Moskova, Büyük Prens III. Vasili yönetimi altında genişlemeye ve güçlenmeye devam etti.
Ben odayı terk etmek zorunda kalıncaya kadar aynı plağı üst üste çalmaya devam etti.