Examples of using "росли" in a sentence and their turkish translations:
Fiyatlar yükseliyor.
Çocukluğumuz birlikte geçti.
Tom ile çocukluğumuz beraber geçti.
Güzel gelincikler yol kenarında büyüyordu.
Kar taneleri büyük beyaz tavuklar gibi görününceye kadar gittikçe büyüdü.
Son yıllarda fiyatlar giderek artıyor.
Fiyatlar gittikçe yükseldi.
Evimin etrafında büyük ağaçlar vardı.
bizim tatmamızı sağladılar.
Mary, çocuklarının bir baba olmadan yetişmesini istemiyordu.
ve neredeyse sekiz yüz çeşit elma yetişiyordu.
Bak, Mozart dinleyerek büyümüş domatesler!
Sen büyürken bir köpeğin var mıydı?
- Dilekler at olsaydı, dilenciler sürerdi.
- Köpeğin duası kabul olsaydı, gökten kemik yağardı.