Examples of using "слову" in a sentence and their turkish translations:
bu da şu demek oluyor,
O konuda tek bir kelimeye bile inanma.
Senaryolar demişken,
Her sözcüğümde hata bulmayı kes.
Bunun bir kelimesine bile inanmıyorum.
Söylediğin her kelimeye inanıyorum.
Ben onun söylediği her söze inandım.
Tom bir kelimeye inanmıyordu.
Söylediğim her söze inanır.
Tom söylediğim her söze inanır.
Söylediğin tek kelimeye inanmıyorum.
Onun sözüne güvenemiyorum.
Onun söylediği bir kelimeye bile inanamazsın.
Şimdi, Anna'ın bir suç kaydı yoktu
Hayır, tek kelimesine bile inanamıyorum.
Tom ona söylediğin tek kelimeye inanmayacak.
"Awesome" kelimesine karşı bir isteksizlik geliştirdim.
Söylediğin hiçbir şeye inanmıyorum.
İngilizcede Zeitgeist'ı karşılayan bir sözcük yoktur.
Tom'un söylediği tek bir kelimeye inanmıyorum.
Tom'un söylediği tek söze inanmıyorum.
Tom Mary'nin söylediklerinin bir kelimesine inanmadı.
Tom'un söylediği hiçbir şeye inanmıyorum.
Söylediğin tek kelimeye inanmıyorum.
O ona bir saniye inanmadı.
Tom'un söylediği bir kelimeye inanamazsın.
Büyükbabama hiç inanmıyordum.
İnsanların onun hakkında söylediklerinin tek kelimesine inanmıyorum.
Tom Mary'nin az önce söylediğinin bir kelimesine inanmıyor.
Tom ona bir saniye inanmadı.
Tom'un söylediği hiçbir şeye inanmıyorum.