Examples of using "тяжелые»" in a sentence and their turkish translations:
Cezaları çok ağırdır
Tom, Mary'ye zor anlar yaşattı.
Bu ağır metal kutuları taşımak için yeterince güçlüyüm.
Bazıları oldukça büyük ve ağır olur ve hızlıca yere düşerler;
Bu yorumlar geldikten sonra bazı çok ağır hakaretler ve küfürler vardı
Ağır dövüş patlak verirken Napolyon hala sadece düşman korumasıyla yüzleştiğine inanıyordu.
Bir taraftan ağır kayıplar verdik fakat diğer taraftan deneyimden birçok şey öğrendik.