Examples of using "хиджаб" in a sentence and their turkish translations:
Leyla başını örtmeye karar verdi.
- Sami'nin kızı başını açtı.
- Sami'nin kızı başörtüsü takmayı bıraktı.
- Birçok Türk kadını kırmızı renkli başörtüsü takmayı sever.
- Birçok Türk kadını kırmızı renkli başörtüsü giymeyi sever.
- Birçok Türk kadını kırmızı bir başörtüsü takmayı sever.
- Birçok Türk kadını kırmızı bir başörtüsü giymeyi sever.